Değişime direnç, etkin yönetime engel oluyor
Değişime direnç, etkin yönetime engel oluyor
Uluslararası vergi, denetim ve danışmanlık şirketi KPMG, Türkiye’nin de içinde olduğu 46 farklı ülkeden 2 bin 300’ün üzerinde yönetim kurulu üyesiyle, “Etkin Bir Yönetim Kurulu Yaratmak” başlıklı bir araştırma gerçekleştirdi. Araştırmayı değerlendiren KPMG Türkiye Denetim Komitesi Enstitüsü Başkanı ve Şirket Ortağı Şirin Soysal, “Türkiye’deki genel düşünceye göre statükocu bir yaklaşım nedeniyle değişime direnç gösterme, etkin yönetim kurulu oluşturulmasına engel oluyor” dedi.
KPMG Denetim Komitesi Enstitüsü çalışmaları çerçevesinde düzenlenen “Etkin Bir Yönetim Kurulu Yaratmak” konulu araştırma, 46 farklı ülkeden 2 bin 300’ün üzerinde yönetim kurulu üyesi ve üst düzey yöneticinin katılımıyla gerçekleştirildi. Araştırmanın Türkiye bölümünde katılımcılar, statükocu yaklaşımla değişime gösterilen direncin, etkin bir yönetim kurulu oluşturulmasına engel olacağı görüşünde birleşti. Araştırmanın sonuçlarını değerlendiren KPMG Türkiye Denetim Komitesi Enstitüsü Başkanı ve Şirket Ortağı Şirin Soysal, “Bu araştırma, dünyadaki pek çok yönetim kurulunun, kurul yapısına ilişkin yaklaşımlarını baştan sona yeniden değerlendirdiğini gösteriyor. Artık yönetim kuruluna giriş aşamasından, değerlendirme ve ardıl belirlemeye kadar her şey inceleniyor” ifadesini kullandı.
Soysal, “Toplantı odasındaki yetenekleri şirketin stratejisiyle uyumlu hale getirme gerekliliği, pek çok yönetim kurulunu, kurul yapısına ve ardıl planlamasına daha fazla odaklanmaya yöneltiyor. Yönetim kurulundaki yetenekler, yatırımcılar, düzenleyici kurumlar ve medya için de önem taşıyor” dedi. Soysal, KPMG’nin bu araştırmayı yönetim kurulunun doğru beceri, deneyim ve bakış açılarına sahip üyelerden oluşması, bunu sağlamak için neyin işe yarayıp neyin yaramadığının anlaşılabilmesi ve doğru olanın bulunabilmesi için gerçekleştirdiğine dikkat çekti. Araştırmada, yüksek performans gösteren yönetim kurulları oluşturma konusundaki bazı temel zorluk ve engellerin tespit edildiğini belirten Soysal, “Yönetim kurullarının bu sorunların üstesinden gelmek ve kendilerini şirketleri için daha stratejik bir noktaya yerleştirmek için atması gereken adımlar değerlendirildi. Bu sonuçların ve gözlemlerin yönetim kurulu yapısı ve ardıl planlaması hakkında toplantı odalarında daha sağlam temeller üzerine kurulu tartışmalara olanak tanımasını ve yönetim kurullarının istenilen yere ulaşabilmek için karşılaşacağı zorluklarda yardımcı olmasını umuyoruz” şeklinde konuştu.
Şirket stratejisine uygun bir kurul olmalı
KPMG araştırmasının sonuç bölümünde, çoğu yönetim kurulu için en önemli önceliğin, kuruldaki yetenekleri hem kısa hem de uzun vadede şirket stratejisiyle uyumlu hale getirmek olduğu belirtildi. Anketin Türkiye katılımcıları ise yönetim kurulu yapısına bu denli önem verilmesiyle ilgili gerekçeler arasında birinci önceliğin yönetim kurulunda bakış açıları ve geçmiş deneyim bakımından daha fazla çeşitliliğe ihtiyaç duyulması olduğunu belirtti.
Yüksek performans önünde engeller var
KPMG araştırmasına göre yüksek performans gösteren bir yönetim kurulu oluşturmanın önünde önemli engeller bulunuyor. Araştırmaya katılanların sıklıkla belirttiği engel “hem genel iş deneyimine hem de şirketin ihtiyaç duyduğu özellikli uzmanlığa sahip yönetim kurulu üyesi bulmak” olarak göze çarpıyor. Yönetim kurulunun geleceğe yönelik yetenek ihtiyaçlarını saptamak ikinci sırada yer alırken, bunu statükocu düşünce yapısı nedeniyle değişime karşı direnç izliyor. Anketin Türkiye katılımcılarına göre ise statükocu bir düşünce yapısı nedeniyle değişime direnç birinci sırada yer alırken, ikinci sırada güçlü bir yönetim kurulu performans değerlendirme sisteminin eksikliği, üçüncü sırada ise soru sormayı ve açık tartışmayı teşvik etmeyen bir yönetim kurulu kültürü geliyor.
Resmi bir ardıl planı bulunmuyor
KPMG araştırmasının sonuç bölümünde en uygun yönetim kurulu yapısının elde edilmesi için ardıl planlamasının önemine vurgu yapılarak çok az sayıda yönetim kurulunun resmi bir ardıl planı bulunduğuna dikkat çekildi. Araştırmaya katılanların büyük çoğunluğu, resmi bir yönetim kurulu ardıl planının doğru yönetim kurulu yapısı elde etmek için önemli bir mekanizma olduğunu söylemesine rağmen, genelin yüzde 31’i Türkiye’den katılanların ise sadece yüzde 12’si resmi bir planın yürürlükte olduğunu veya gelişim aşamasında olduğunu ifade etti.
Mekanizmalar yeteri derecede çalıştırılmıyor
Araştırmada yönetim kurulu yapısının en uygun seviyede tutulmasına yardımcı olmak için önemli mekanizmaların bulunmasına rağmen, bu mekanizmaların yeteri derecede kullanılmadığı vurgulandı. Buna göre, araştırmaya katılanlar, doğru yönetim kurulu yapısı için en etkili mekanizmaların güçlü yönetim kurulu değerlendirmeleri ve resmi ardıl planları olduğunu ısrarla vurguladı. Ancak, yukarıda da belirtildiği üzere, çok az sayıda yönetim kurulunun resmi bir ardıl planı bulunuyor.
Türkiye’de performans değerlendirme eksikliği yüzde 58
Araştırmanın sonuçlarına göre, katılımcıların yaklaşık üçte biri yüksek performans gösteren bir yönetim kurulu oluşturma ve sürdürme yolundaki en önemli engel olarak “güçlü bir yönetim kurulu ve kurul üyesi performans değerlendirme sisteminin eksikliği”ni gösterdi. Bu görüşte olanların Türkiye’deki oranı yüzde 58 oldu. Diğer görüş yani “düşük performans gösteren üyelerin değiştirilmesindeki zorluklar”ı en büyük engel olarak görenlerin Türkiye’deki oranı yüzde 29 oldu.
Değişim için etkin yaklaşım şart
KPMG araştırmasına göre doğru yönetim kurulu yapısını elde etmek için gerekli değişim ve rotasyon, etkin yaklaşım gerektiriyor. Bu konuların uzun vadeli strateji tartışmalarında tüm yönetim kurullarının ana gündem maddelerini oluşturması gerekiyor. Güçlü bir yönetim kurulu ve kurul üyesi değerlendirme sistemi de çok önemli ve bu konuya yönetim kurullarının titizlikle eğilmesi gerekiyor.
Daha detaylı bilgi için:
Figen Tahiroğlu Würsching
Kurumsal İletişim ve Pazarlama, Kıdemli Müdür
Tel: +90 216 681 90 00
ftahiroglu@kpmg.com
© 2024 KPMG Bağımsız Denetim ve Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik A.Ş., şirket üyelerinin sorumluluğu sundukları garantiyle sınırlı özel bir İngiliz şirketi olan KPMG International Limited ile ilişkili bağımsız şirketlerden oluşan KPMG küresel organizasyonuna üye bir Türk şirketidir. Tüm hakları saklıdır.
Küresel KPMG ağının yapısı hakkında detaylı bilgi için kpmg.com/governance adresini ziyaret edebilirsiniz.
KPMG International Cooperative (“KPMG International”) bir İsviçre kuruluşudur. KPMG ağına üye olan bağımsız şirketler, KPMG International’a bağlıdır. KPMG International’ın müşterilere sunduğu herhangi bir hizmet yoktur. Hiçbir üye şirketin KPMG International’ı veya bir başka üye şirketi, aynı şekilde KPMG International’ın da hiç bir üye şirketi üçüncü şahıslar ile karşı karşıya getirecek zorlayıcı ya da bağlayıcı hiçbir yetkisi yoktur. Tüm hakları saklıdır.